Aslan Yeniayı, 24 Temmuz’da Aslan burcunun 2. derecesinde gerçekleşecek. Bu yazımızda Aslan Yeniayı’nın hem batı astrolojisine hem vedik astrolojiye göre yorumlarına yer vereceğiz. Bu yeniayda neler yapılmalı ve nelerden uzak durulmalı gibi konulara da değineceğiz.
Aslan Yeniayı
Yeniay; Güneş ve Ay’ın gökyüzünde aynı burçta kavuşması sonucu oluşur. Yeni başlangıçları, tohum ekme zamanını ve yeni başlangıçlar için niyet belirlemeyi temsil eder.
Aslan burcu ise görünür olmayı, yaratıcılığı, aşkı ve cömertliği temsil eder. Yeniay ise 2 derecede, yani burcun giriş derecelerinde diyebiliriz. Bu da bu yeniaydaki enerjinin çok taze başlangıçlar konusunda bizi ritme sokabileceğini gösteriyor.
Aslan Yeniayı an haritasında da 5. evde görünüyor, yükselende ise Balık burcu var. Yeniay bizi çoğunlukla duygusal alandan etkileyecek gibi görünüyor. Duygularda bir reset atıp taze başlangıçlar yapmaya meyilli ve istekli olabiliriz.
Satürn ve Neptün ise Koç burcundan Aslan Yeniayı’na üçgen açı yapıyor. Bu durum, ideallerin somutlaştırılması, rüyaların gerçeğe dönüştürülmesi veya tam tersi, gerçeklerin illüzyonlarla bulanıklaşması gibi temaları gündeme getirebilir.
Bu üçgen açı, kişisel hayaller ve hedefler için sağlam bir temel oluşturma fırsatı sunar. Aslan’ın cesareti ve isteği, Satürn’ün disiplini ve Neptün’ün vizyonu ile birleşerek imkansız gibi görünen hedefleri bile ulaşılabilir kılabilir.
Pushya Nakşatrasında Yeniay
Pushya Nakshatra’sı, Vedik Astrolojinin en uğurlu ve besleyici nakşatralarından biri olarak kabul edilir. Yönetici gezegeni ise disiplin ve otoriteyi temsil eden Satürn’dür. Sembolleri ise; ineğin memesi (beslenme, bolluk, bereket), lotus çiçeği (saflık, ruhsal gelişim), çember/tekerlek (döngüsellik, tamamlanma, hareket).
Bu nakşatranın etkin olduğu bir yeniay ve sonrası bolluk ve refah odaklı başlangıçlar yapmak, ruhsal büyüme ve disiplin odaklı çalışmalar yapmak uygun olacaktır. Pushya’nın enerjisiyle bu dolunayda şu gündemler öne çıkabilir;
Aile, toplum veya belirli gruplara karşı besleyici bir rol üstlenme.
Tarım, gıda, sağlık, çocuk bakımı gibi alanlarda yeni başlangıçlar veya iyileştirmeler.
Bolluk enerjisini hayatımıza çekmek için yeni alışkanlıklar veya stratejiler geliştirme.
Pushya, ruhsal gelişimi ve içsel disiplini destekler. Bu yeniay, meditasyon, yoga, okuma veya diğer manevi pratiklere başlama veya mevcut pratikleri derinleştirme için uygun bir zaman olabilir.
Belirsizlikleri giderme ve gerçekçi yaklaşımlar geliştirme.
Aileyi besleme, aile bağlarını güçlendirme veya evle ilgili yeni projeler başlatma.
Günlük yazılarımı daha aktif takip etmek için beni instagramdan takipleyebilirsiniz. Benden danışmanlık almak için buradan veya instagram üzerinden iletişime geçebilirsiniz.
Güney Düğüm Koç ve Fısıltıları… Daha önce hiç kendinizi ilişkiler adına aynı döngüde ve aynı sıkıntılı durumların içinde bulduğunuz oldu mu? Sorunları çözmek ve ilişkiyi oldurmak için mücadele ederken aslında bir adım bile ilerleyemediğinizi fark ettiğiniz anlar peki? Sürekli olarak kendinizi hep aynı çıkmazların içinde mi buluyorsunuz? O halde bugün bu konuyu beraberce mercek altına alalım.
Hayatta deneyimlediğimiz her ilişki bizim için bir aynadır aslında, partnerlerimizde kendi yansımalarımızı görürüz. Bazen bu aynalar, bize geçmişten getirdiğimiz, belki de farkında bile olmadığımız kalıpları, korkuları veya dersleri gösterir. Bu döngüler yorucu olabilir ancak doğru anlaşıldığında şifalanma ve gerçek bir dönüşüm için eşsiz fırsatlar sunarlar.
Güney Düğüm Koç
Bildiğiniz üzere ruhun tekamülü Kuzey Ay Düğüm enerjisine yönelmekten geçer. Kuzey Ay düğümü genel olarak bizim arzumuzu ve tutkumuzu gösterir. Kuzey Düğüm’ün bulunduğu alanlarda ilerlemek, büyümek ve gelişmek isteriz ancak burada güney düğümle ilgili farkı kavramamız gerekir. Çünkü Güney Düğüm bizim gölge yönlerimizi, içine çekildiğimiz ve kaybolduğumuz alanları gösterir. Silik bir enerjidir ancak takıntı çalıştırdığı zaman hayat amacımızdan kopar ve burada vakit öldürmeye başlarız. Bu da bizim kadersel yolculuğumuz için oldukça olumsuz bir etki olur.
İlişkilerde tekrar eden desenler yaşadığımızda, genellikle Güney Ay Düğümü‘müzün bize tanıdık gelen ancak artık hizmet etmeyen bir kalıbı tekrar etme eğiliminde olduğumuzu görürüz. Bu yazımızda Güney Düğüm Koç üzerine çalışacağız.
Güney Düğüm Koç: Yalnız Kahraman Sendromu
Örnek Danışan: ”Ne Münasebet, Ben Kendim Hallederim!”
Arzu 28 yaşında, iş hayatında başarılı kendi ayakları üstünde duran bir iş kadını. İş hayatında başarılı olmasına rağmen ilişkiler konusunda hep aynı duvara çarptığını düşünüyor ve sorununu bir türlü çözemiyor. Girişimci, hızlı aksiyon alan, atik birisi ancak ilişkilerinde uyum yakalamakta zorlanıyor ve kendini çatışmalar, anlaşmazlıklar içerisinde buluyor. Arzu’nun ilişkileri genellikle ani ve sert bir şekilde bitiyor, bıçak gibi kesip atıyor.
Arzu hayatı boyunca işlerini kendi başına halletmeye alışmış, yardım almayı reddeden ve ”ben bilirim, ben yaparım” kafasında olan biri. Yardım almayı reddetmesi ve zaman zaman dışarıya benmerkezci bir profil çizmesi nedeniyle biraz da yalnız kalmış. ”Neden beni kimse anlamıyor, neden her şeyi tek başıma yapmak zorundayım?” gibi düşünceleriyle baş etmeye çalışıyor.
Arzu’nun Probleminin Temeli(Gad Koç Açısından):
Arzu Gad Koç ve sahip olarak dünyaya geldiği eğilimler bireyselcilik ve benmerkezcilik üzerine. Kendi doğrularına sıkıca bağlı ve bir tartışma içine girdiğinde geri adım atmak konusunda epey zorlanıyor, pire için yorgan yakıyor. Aslında derinlerinde anlaşılma arzusu oldukça yoğun ancak diplomasi, empati ve uzlaşma konusunda pek güçlü bir enerjisi de yok. Bu yüzden kendini korumak için çoğunlukla bir duvar örüyor ve bu duvarın aşılmasına da pek müsaade etmiyor.
Çözüm ve Dersler Yolu: Güney Düğüm Koç’tan Kuzey Düğüm Terazi’ye Yolculuk
”Ben” Yerine ”Biz” Demeyi Öğrenmek
Arzu Ay Düğüm yolculuğunu anlayıp içselleştirdikten sonra ne yapması gerektiğini biraz daha iyi anladı. Artık yardım almayı reddetmiyor ve ortak paydada buluşmaya, alma-verme enerjisini de dengelemeye açık durumda. İlişkilerinde asıl amacı artık haklı çıkmak değil, karşılıklı uzlaşma noktasında açık olmayı deneyimliyor.
Uzlaşma ve Empati Becerisi Geliştirmek
Arzu yaşanılan sorunlar sonrası ani ve fevri çıkışlar yapmak yerine empati yapıp başka perspektiflerden de olaylara bakmaya açık hale gelmek istiyor. Karşısındaki partnerin düşüncelerini ve hislerini anlamaya çalışmak, bunlara önem vermek, ilişki dinamiğine de iyi gelecektir diye düşünüyor. Artık ana amacı haklı olmak değil mutlu olmak. 🙂
İş Birliği ve Paylaşım
Arzu artık ”Her şeyi kendim yaparım.” demek yerine sorumluluklarını paylaşabileceğini ve birlikte de övgü alabileceğini fark ediyor. Başkalarına güvenmeyi deneyimlemek ve yardım almayı kabul edebilmek ona bu süreçte iyi gelebilir.
”DANIŞMANLIK” sekmesi üzerinden benimle iletişime geçebilir, danışmanlık talebinde bulunabilirsiniz. Beni instagram üzerinden takip etmek içinburayatıklayabilirsiniz.
Güney Ay Düğümü ve Fısıltıları… Daha önce hiç kendinizi ilişkiler adına aynı döngüde ve aynı sıkıntılı durumların içinde bulduğunuz oldu mu? Sorunları çözmek ve ilişkiyi oldurmak için mücadele ederken aslında bir adım bile ilerleyemediğinizi fark ettiğiniz anlar peki? Sürekli olarak kendinizi hep aynı çıkmazların içinde mi buluyorsunuz? O halde bugün bu konuyu beraberce mercek altına alalım.
Hayatta deneyimlediğimiz her ilişki bizim için bir aynadır aslında, partnerlerimizde kendi yansımalarımızı görürüz. Bazen bu aynalar, bize geçmişten getirdiğimiz, belki de farkında bile olmadığımız kalıpları, korkuları veya dersleri gösterir. Bu döngüler yorucu olabilir ancak doğru anlaşıldığında şifalanma ve gerçek bir dönüşüm için eşsiz fırsatlar sunarlar.
Neden Aynı Hikayeyi Tekrar Yaşıyoruz? Güney Ay Düğümü Fısıltıları
Astrolojide Güney Ay Düğümü, geçmiş yaşamlarımızdan ve atalarımızdan getirdiğimiz alışkanlıklarımızı, konfor alanlarımızı ve çözümlenmemiş konularımızı temsil eder. Doğuştan getirdiğimiz depo bilgiler ve bize özgün yetenekler de sunar ancak ruhumuzun gölge yanlarından haberler de verir diyebiliriz.
İlişkilerde tekrar eden desenler yaşadığımızda, genellikle Güney Ay Düğümü‘müzün bize tanıdık gelen ancak artık hizmet etmeyen bir kalıbı tekrar etme eğiliminde olduğumuzu görürüz.
Örnek Durum: Haddinden Fazla Fedakarlık ve İlişkilerde ”Kurban Psikolojisi”
Diyelim ki Aslı adında bir danışanım var. Aslı kendini; ilişkilerinin içinde kaybolmuş, sınırlarını çizmekte zorlanmış ve ilişkiye bağımlı kalmış hissediyor. İlişkilerinde çok verici, çok fedakar ancak o kadar çok veriyor ki; aldığı ilgi ve değer, ona göre hep çok altta kalıyor gibi geliyor. ”Onun için her şeyi yapıyorum, bir sürü fedakarlık ettim. Ama o bunların hiç farkında değil.” diyor.
Aslı, hayatına giren her partnerin bir şekilde yardıma ihtiyacı olduğunu fark ediyordu. Kimisi maddi olarak, kimisi duygusal olarak istikrarsızdı, kimisi de bağımlılıklarla mücadele ediyordu. Aslı, her seferinde bu kişilere el uzatmaktan, onlara destek olmaktan kendini alıkoyamıyordu. Ancak süreç ilerledikçe, kendisini tükenmiş, sömürülmüş ve nihayetinde terk edilmiş buluyordu. “Ben neden hep sorunlu insanları çekiyorum?” diye kendi kendine soruyor, biraz da sitemde bulunuyordu.
Aslı’nın haritasında Güney Ay Düğümü Balık burcundaydı. Bu, onun geçmişten getirdiği güçlü bir “kurtarıcı” ve “fedakarlık” arketipine işaret ediyordu. Derinlerde yatan bir değersizlik hissi veya kendi benliğini kaybetme korkusu, onu başkalarına “faydalı” olarak değer bulmaya itiyordu. Yani birilerine ne kadar faydası dokunursa kendini o kadar değerli hissediyor; değer duygusunu fedakarlıklar üzerinden yaşatıyordu.
İlişkilerindeki tekrar eden bu desen, partnerlerinin gezegenleri (özellikle kişisel gezegenler) onun Güney Ay Düğümü ile kavuşum yaptığında daha da belirginleşiyordu. Bu sinastri açısı, birçok kez yazılmış aynı dramatik hikayenin yeniden sahnelenmesi gibiydi; Aslı kendini yine bağımlı veya kurtarılması gereken bir partnerle aynı sahnede buluyordu.
Aslı kurban psikolojisine giriyor ve partnerine merhametle yaklaşırken aslında kendi ihtiyaçlarını da göz ardı ediyor. Bu durum Aslı’nın ilişkilerinde neredeyse hep tekrar ediyor çünkü Aslı, öğrenmesi gereken o dersi kaçırıyor.
Güney Ay Düğümü Balık: Haddinden Fazla Fedakarlık
Gad Balık olan kişiler genellikle aşırı empati duyan, fazlaca fedakarlık eden ve başkalarının acısını derinden hissetme eğiliminde olan kişilerdir. Toplumun her noktasındaki olaylara karşı duyarlı olurlar. Geçmişten gelen bu “sınırsız merhamet” hali, onları bir noktada bulanık sınırlara, bağımlılıklara ve hatta kurban psikolojisine götürebilir. İlişkilerde ise bu durum kendini şöyle gösterebilir:
Sınır Koyma Zorluğu: Partnerlerinin sorunlarını, duygularını veya bağımlılıklarını kendilerine mal etme, “kurtarıcı” rolüne bürünme.
Gerçeklerden Kaçma: İlişkideki sorunları görmezden gelme, hayallere sığınma veya gerçeklerle yüzleşmekten kaçınma.
Bağımlılık Dinamikleri: Duygusal veya fiziksel bağımlılığa meyilli partnerleri çekme ya da kendilerinin bu tür bir bağımlılık geliştirmesi.
Kurban Bilinci: Sürekli mağdur edildiğini hissetme veya sorumluluk almaktan kaçınarak kendilerini pasif bir duruma sokma.
Aslı’nın Çıkış Yolu: Kuzey Ay Düğümü Başak
Aslı için bu yorucu döngüyü kırmanın yolu herkes gibi Kuzey Ay Düğümü’nden geçiyor. Kuzey Ay Düğümü Başak, Aslı’ya başkalarına bu denli hizmet etmeyi bırakmak ve yerine daha sağlıklı sınırlar çizmek gerektiğine dikkat çekiyor. Kendi rutinlerini, sağlığını ve düzenini önceliklendirme ihtiyacını vurguluyor.
Aslı, danışmanlık sürecimizde, başkalarını kurtarmaya çalışırken aslında kendisini ihmal ettiğini fark etti. Güney Ay Düğümü Balık’ın sınırsız empati halini, Kuzey Ay Düğümü Başak’ın eleştirel düşünce ve pratikliğiyle dengelemeyi öğrendi.
Partnerlerinin onun Güney Ay Düğümü’ne yaptığı kavuşumların, onu geçmişteki “fedakarlık” döngüsüne nasıl çektiğini anladı. Aslı, partnerlerinin sorunlarını sahiplenmek yerine, onlara destek olabileceği alanları ve kendi sınırlarını net bir şekilde belirlemeyi öğrendi. İlişkilerde “kim gerçek bir yardıma ihtiyaç duyuyor, kim sadece beni kullanıyor?” sorusunu sormaya başladı. Bu, daha sağlıklı ve karşılıklı ilişkilere zemin hazırladı.
Aslı çok önemli şeyler öğrendi ve öğrendikleri sonucunda yaşadığı döngüleri anlamlandırabildi. Aslı bu deneyim sonucunda öğrendiklerini ”hemen” uygulamak için kendini zorlamıyor çünkü bunun farkındalıkla gelişen ve bazen yavaş ilerleyebilecek bir süreç olduğunu da biliyor. Aslı tekrar eden krizli döngülerini kırmak için bir adım attı ve herkesin bunu yapabilmesini umuyor.
NOT: Harita bir bütündür, bahsi geçen örnekler farklı noktalar ve bağlantılar üzerinden de yorumlanabilir. Bu yazı, yalnızca ay düğümü bağlantıları üzerine işlenmiş ve tasarlanmış örnek bir analizdir.
Siz de kişisel bir Sinastri veya Ay Düğümleri analiziyle, ilişkinizdeki karmik dersleri keşfedebilir, tekrar eden desenlerin kökenini anlayabilir ve geleceğe yönelik daha sağlıklı, bilinçli ve şifalı bağlar kurmak için yol haritanızı belirleyebilirsiniz. Unutmayın, en büyük şifa yolculuğu kendinizi anlamakla başlar.
”DANIŞMANLIK” sekmesi üzerinden benimle iletişime geçebilir, danışmanlık talebinde bulunabilirsiniz. Beni instagram üzerinden takip etmek içinburayatıklayabilirsiniz.
Oğlak Dolunayı 10 Temmuz 23:37’de Oğlak burcunun 19. derecesinde gerçekleşecek. Bu yazımızda dolunayın genel ve burçlar üzerindeki etkilerini ele alacağız.
Oğlak Dolunayı
Oğlak burcu sabrı, disiplini ve uzun vadeli hedefleri temsil eder. Bu dolunayda özellikle mesleki konular, sorumluluklar, toplum önündeki duruşumuz ve kariyer hedeflerimizle ilgili önemli kararlar alma noktasına gelebiliriz. Daha önce başlatılan işler artık bir şekle bürünüyor; “artık ya bu ya da şu” deme zamanı geliyor.
Anın haritasına göre dolunay 10. evde gerçekleşiyor olacak ancak 11. ev etkisi de çalıştıracaktır. Bu da yalnızca bireysel başarılarla sınırlı kalmayan, topluluklar, projeler ve gelecek hedefleriyle ilgili gelişmeleri de gündeme taşıyor. Bireyden genele yayılan enerjiler söz konusu olabilir.
Yükselende Balık burcu var, yöneticisi Jüpiter de Yengeç burcunda ve 4. evde, dolunay hattında etkin. Bu da içsel güvenlik, ailevi konular ve köklenme temalarının bu tamamlanma sürecinde rol oynayacağını gösteriyor. Yani dış dünyadaki başarılarımız kadar, iç dünyamızdaki huzur ve ailevi temalar da dikkat çekiyor.
Purva Ashada Nakşatrasında Dolunay:
Dolunay Vedik Sistem’e göre Purvaşada (Purva Ashada, Purvashadha) nakşatrasında olacak. Bu nakşatra, Venüs yönetimindedir ve Vedik gelenekte “Yenilmez olan”, “İlk zafer” anlamlarına gelir. İçinde güçlü bir arınma, hakikati savunma ve duygularla baş edebilme teması taşır.
Bu nakşatranın etkin olduğu bir dolunay ve sonrası artık bazı şeylere başlamak, kararlar almak ve aksiyona geçmek için ideal olabilir. Purvashadha’nın enerjisiyle bu dolunayda;
Duygusal olarak bastırdığımız konuları yüzeye çıkarabilir,
Kalbimizle inandığımız şeyler için son bir mücadeleye girme isteği doğurabilir,
Dış dünyada bir şeyleri tamamlamaya çalışırken aslında iç dünyamızda da bir temizlik yaşanabilir.
Günlük yazılarımı daha aktif takip etmek için beni instagramdan takipleyebilirsiniz. Benden danışmanlık almak için buradan veya instagram üzerinden iletişime geçebilirsiniz.
Temmuz 2025, gökyüzündeki önemli konumlarla, dikkat çekici bir döneme işaret ediyor. Ayın ilk yarısı, özellikle ev ve aile konularına odaklanırken, ilerleyen süreç biraz daha kişisel bir hal alacak gibi görünüyor.
Ayın başlangıcında Güneş Yengeç burcunda ve Jüpiter’den de destek alıyor. Bu kombinasyon; içsel huzur, ailevi ilişkiler ve köklerle bağlantı kurma ihtiyacımızı artırabilir. Jüpiter’in genişletici etkisi, bu alanlarda büyüme ve fırsatlar sunabilir. Duygusal güven ihtiyacına verilen önem artarken, evle ilgili konularda olumlu gelişmeler yaşanabilir. Ancak, Mars’ın Başak burcundaki seyri, bu duygusal akışa farklı bir perspektif de katıyor olacak. Kararlar alınırken başak etkisiyle detaylara dikkat edilebilir, eylemler daha verimli ve organize bir şekilde planlanabilir. Duygusal ihtiyaçlar için artık daha somut adımlar atma zamanı.
Temmuz 2025’e Astrolojik Bakış
Merkür’ün Aslan burcunda bulunması, ifade şeklimize cesur ve dikkat çekici bir nitelik kazandıracaktır. Fikirler, daha belirgin ve özgüvenli bir tavırla dile getirilebilir. 4 Temmuz’da Venüs’ün İkizler burcuna geçişi ise, aşk ve sosyal ilişkilerde daha hafif, meraklı ve entelektüel bir dönemi başlatır. Yeni insanlarla tanışma arzusu artarken, iletişim ve zihinsel uyum ilişkilerde daha belirleyici hale gelebilir.
11 Temmuz 2025 Oğlak Dolunayı
11 Temmuz’da meydana gelecek Oğlak Dolunayı, kariyer, toplumsal konum ve sorumluluklar alanında netlik isteyen bir enerjisinin habercisi olabilir. Bu dolunay, uzun süredir üzerinde çalışılan projelerin sonuçlanmasını veya hedeflerin yeniden değerlendirilmesini sağlayabilir. Kısaca tamamlama ve sonuçlandırma enerjisi daha aktif olacak diyebiliriz.
19 Temmuz Merkür Aslan Retrosu
19 Temmuz’da Merkür Aslan burcunda retro hareketine başlıyor olacak. Merkür Retrosu, iletişimde aksaklıklar, yanlış anlaşılmalar ve teknolojik sorunlar gibi bilindik etkileri beraberinde getirir. Aslan burcunda retro olması, özellikle yaratıcılık ve kişisel özgüven konularında bir içsel gözden geçirme enerjisi çalıştırabilir. Bu dönemde yeni girişimlerden ziyade, mevcut durumları gözden geçirmek, eksikleri tamamlamak ve iletişimdeki pürüzleri gidermek daha faydalı olacaktır.
Ayın sonlarına doğru, 22 Temmuz’da Güneş Aslan burcuna geçiyor. Bu geçiş, enerjiyi daha dışa dönük, yaratıcı ve neşeli bir hale getirebilir. Yaratıcılık, yaşam enerjisi, hobiler ve eğlenceye yönelik motivasyon artar. Bu dönem, kendinizi daha enerjik ve canlı hissedeceğiniz bir sürece işaret edebilir.
24 Temmuz 2025 Aslan Yeniayı
24 Temmuz’daki Aslan Yeniayı ise, Güneş’in Aslan burcundaki enerjisini daha da aktif bir hale getirebilir ve yeni başlangıçlar için güçlü bir zemin sunabilir. Bu yeniay aslında kişisel gelişim, özgüven ve yaratıcı projelerde yeni adımlar atmak için uygun bir zaman olabilirdi ancak mevcuttaki Merkür Retrosu bu planları biraz daha ertelemenin daha faydalı olacağını bize gösteriyor olabilir. Yine de bu yeniayda kendinizi daha cesurca ifade edebilir ve hayatınızda yeni bir sayfa açma fırsatı bulabilirsiniz.
Temmuz 2025 Burç Yorumları
Koç Burcu:
Temmuz ayı sizin için kariyer ve ev hayatı arasında bir denge kurma çabası şeklinde geçebilir. Yengeç’teki Güneş ve Jüpiter, aile bağlarınızı güçlendirme, evde yenilikler yapma, belki yeni bir eşya alma hatta belki ev değişikliği gibi gündemler bile getirebilir. Evle ilgili güzelleştirme veya yenileme arzunuz aslında içsel olarak da kendinizi yenileme ihtiyacınızdan kaynaklanabilir.
Mars’ın Başak’ta oluşu da iş yaşamınızda veya günlük rutinlerinizde detaylara daha fazla odaklanmanızı gerektirebilir. İş yükünüz artabilir, ancak bu sayede ve bu tempoyla daha verimli olabilirsiniz. Venüs’ün İkizler’e geçişi, yakın çevrenizle iletişiminizi hareketlendirirken, Merkür retrosu iletişimde bazı aksaklıklar yaratabilir; sözlerinizi seçerken dikkatli olun.
Ay sonunda Aslan’daki yeniay ve Güneş’in Aslan’a geçişi, aşk hayatınız, hobileriniz ve yaratıcılığınızda yeni bir sayfa açmanızı sağlayacak. Eğlenceye ve keyif aldığınız şeylere daha fazla zaman ayırın. Yaşam enerjiniz yeniden yükseliyor olacak.
Boğa Burcu:
Temmuz 2025 sizin için değerleriniz, kazançlarınız ve iletişim konuları öne çıkacak. Güneş ve Jüpiter’in beraberce 3. evinizde ilerliyor olması sizi irili ufaklı seyahatlere götürebilir. Kardeşlerinizle iletişiminiz artabilir, yakınlarınızla daha derinlikli sohbetler kurabilirsiniz. Venüs’ün İkizler burcuna geçişi finansal anlamda yeni fırsatlar veya gelir kaynakları getirebilir. Aynı zamanda, kendinize olan değerinizi sorgulayacağınız bir süreç olabilir.
Mars’ın Başak’ta oluşu, yaratıcı projelerinizde veya aşk hayatınızda daha planlı ve sistemli ilerlemenizi sağlayacak. Hobilerinize daha fazla zaman ayırabilirsiniz ancak aynı zamanda mükemmeliyetçi yaklaşımlarınızla detaylarda boğulmamaya özen gösterin. Merkür Retrosu döneminde, ailevi konular veya çocukluğunuzla ilgili eski konular tekrar gündeme gelebilir.
Ay sonunda Aslan’daki yeniay ve Güneş’in Aslan’a geçişi, ev ve aile hayatınızda yeni başlangıçlar yapmanızı destekleyecek. Belki aile üyeleri ile bir araya gelme, evle alakadar olma, aile üyeleriyle ilişkileri güçlendirme veya evde daha fazla zaman geçirme isteği doğurabilir.
İkizler Burcu:
Temmuz 2025, sizin için kişisel imajınız, kazançlarınız ve iletişim yeteneklerinizde bir dönüşüm ayı olacak. Yengeç’teki Güneş ve Jüpiter, finansal alanlarda büyüme ve fırsatlar getirebilir. Gelirinizi artırma veya yeni kazanç yolları bulma potansiyeliniz yüksek. Ancak Mars’ın Başak’ta olması, ev ve aile hayatınızda bazı düzenlemeler yapmanız gerektiğini gösteriyor. Ev içindeki sorumluluklar artabilir veya aile üyeleriyle ilgili bazı konularla ilgilenmeniz gerekebilir.
Venüs’ün İkizler burcuna geçişi, çekiciliğinizi, enerjinizi ve sosyal etkileşiminizi artırabilir. Daha flörtöz ve dışa dönük olabilirsiniz. Merkür’ün Aslan’da retro yapması ise, iletişim, kısa seyahatler ve kardeş ilişkilerinde yanlış anlaşılmalar veya gecikmeler yaşatabilir. Eskiden kalan konular tekrar masaya gelebilir.
Ay sonunda Aslan’daki yeniay ve Güneş’in Aslan’a geçişi, iletişim alanında yeni başlangıçlar yapmanızı sağlayabilir. Belki yeni bir eğitim, kısa bir seyahat veya kendinizi daha etkili ifade etme yolları bulma fırsatı yakalayabilirsiniz.
Yengeç Burcu:
Temmuz 2025 sizin ayınız diyebiliriz. Kişisel dönüşüm ve benlik algınız ön planda olacak. Yengeç’teki Güneş ve Jüpiter, size yeni başlangıçlar için büyük bir enerji ve iyimserlik verebilir. Kendinize olan inancınız artabilir, yeni projeler başlatmak için motive olabilirsiniz. Mars’ın Başak’ta olması, yakın çevrenizle iletişimde ve günlük rutinlerinizde daha organize ve detaycı olmanızı gerektirecek. Kısa seyahatler, eğitimler veya kardeş ilişkilerinde yapılandırıcı bir yol arayabilirsiniz.
Venüs’ün İkizler’e geçişi, bilinçaltı veya spiritüel konularla ilgili meraklı bir enerji getirebilir; kendinizi anlama ve çözümleme konusunda aksiyonlar alabilirsiniz. Merkür’ün Aslan Retrosu sizi finansal konularda veya öz değer duygusu açısından bazı gözden geçirmeler yapmaya itebilir. Gelir gider dengenizi yeniden değerlendirebilirsiniz.
Ay sonunda Aslan’daki yeniay ve Güneş’in Aslan’a geçişi, maddi konularda yeni bir başlangıç yapmanızı destekleyecek. Yeni gelir kaynakları bulabilir veya finansal planlarınızı revize edebilirsiniz.
Aslan Burcu:
Temmuz 2025 sizin için içsel bir dönüşüm ve yenilenme süreci başlatıyor. Yengeç’teki Güneş ve Jüpiter, bilinçaltı konuları, rüyalar ve ruhsal gelişim alanlarında derinleşmenizi sağlayacak. Geçmişle yüzleşme ve affetme temaları gündeme gelebilir. Mars’ın Başak’ta olması, finansal konularda daha dikkatli ve bütçe odaklı olmanızı gerektirecek. Harcamalarınızı gözden geçirebilir, daha verimli yollar bulabilirsiniz.
Venüs’ün İkizler’e geçişi, sosyal çevreniz ve arkadaşlık ilişkilerinizde daha hareketli ve eğlenceli bir dönem vaat ediyor. Merkür’ün sizin burcunuzda retro yapması, özellikle kişisel ifadeniz ve kimliğinizle ilgili konularda geçmişe dönük bir gözden geçirme başlatabilir. Kendinizi nasıl sunduğunuzu, dışarıdan nasıl göründüğünüzü sorgulayabilirsiniz.
Ay sonunda Aslan’daki yeniay ve Güneş’in Aslan’a geçişi, kişisel imajınız ve benliğinizle ilgili yepyeni bir başlangıç yapmanızı sağlayabilir. Kendinizi daha cesurca ifade edebilir, yeni bir tarza bürünebilir veya hayata bakış açınızı yenileyebilirsiniz. Özgüveniniz yeniden inşa olacak.
Başak Burcu:
Temmuz 2025 sizin için sosyal çevre, arkadaşlıklar ve kariyer hedefleri ön planda olacak. Yengeç’teki Güneş ve Jüpiter, sosyal çevrenizi genişletme, yeni bağlantılar kurma veya geleceğe yönelik planlarınızı büyütme fırsatları sunabilir. Mars’ın sizin burcunuzda olması, size büyük bir enerji ve hareketlilik verecek. Ancak bu enerjiyi detaylara ve mükemmeliyetçiliğe odaklayarak kendinizi yormamaya dikkat edin.
Venüs’ün İkizler’e geçişi, kariyer ve toplumsal imajınız açısından daha popüler ve sevecen bir etki yaratabilir. İş ilişkilerinizde daha rahat ve esnek olabilirsiniz. Merkür’ün Aslan’da retro yapması, bilinçaltı konular, geçmişteki travmalar veya ruhsal meselelerde bazı karışıklıklar veya yeniden değerlendirmeler getirebilir. Rüya aktiviteniz artabilir.
Ay sonunda Aslan’daki yeniay ve Güneş’in Aslan’a geçişi, içsel bir temizlik ve yeni bir ruhsal başlangıç yapmanızı destekleyecek. Meditasyon, içe dönük çalışmalar veya kendinize ayırdığınız özel zamanlar size fayda sağlayabilir.
Terazi Burcu:
Temmuz 2025 sizin için kariyer hedefleri, toplumsal statü ve ikili ilişkilerde bir dönüşüm vadediyor. Yengeç’teki Güneş ve Jüpiter, kariyerinizde büyüme, terfi veya yeni iş fırsatları getirebilir. Toplumdaki yerinizle ilgili olumlu gelişmeler yaşanabilir. Ancak Mars’ın Başak’ta olması mental stabilite ve bilinçaltı konularında daha disiplinli ve düzenli olmanızı gerektirecek. Detaylara dikkat etmek, özellikle sağlığınız için önemli.
Venüs’ün İkizler’e geçişi, yurt dışı konuları, eğitim veya resmi evrak işlerinizde sizi destekleyebilir ve yeni ilgi alanları da uyandırabilir. Merkür’ün Aslan’da retro yapması, sosyal çevreniz, arkadaşlıklarınız veya gelecek hedeflerinizle ilgili konularda bazı eski meselelerin yeniden gündeme gelmesine neden olabilir. Yanlış anlaşılmalar yaşanmaması için iletişime dikkat.
Ay sonunda Aslan’daki yeniay ve Güneş’in Aslan’a geçişi, sosyal çevrenizde ve arkadaşlık ilişkilerinizde yeni bir başlangıç yapmanızı destekleyecek. Yeni gruplara katılabilir, sosyal projelerde yer alabilir veya geleceğe yönelik yeni planlar yapabilirsiniz.
Akrep Burcu:
Temmuz 2025 sizin için seyahatler, eğitim, hukuksal konular ve hayat felsefeniz ön planda olacak. Yengeç’teki Güneş ve Jüpiter, bu alanlarda büyüme, genişleme ve yeni fırsatlar getirebilir. Yeni bir kültürü keşfetme, eğitime başlama veya dünya görüşünüzü genişletme arzunuz artabilir. Mars’ın Başak’ta olması, sosyal çevreniz ve arkadaşlık ilişkilerinizde daha seçici ve detaycı olmanızı gerektirecek. Belki de bir arkadaşınızın sorunlarına pratik çözümler arayacaksınız.
Venüs’ün İkizler’e geçişi, ortak kazançlar, miras veya borçlar gibi finansal konularda daha esnek ve çözüm odaklı olmanızı sağlayacak. Merkür’ün Aslan’da retro yapması, kariyer ve toplumsal imajınızla ilgili konularda geçmişe dönük bir gözden geçirme başlatabilir. İş projelerinde revizyonlar veya eski bir iş teklifinin tekrar gündeme gelmesi gibi konular da mümkün görünüyor.
Ay sonunda Aslan’daki yeniay ve Güneş’in Aslan’a geçişi, kariyerinizde ve toplumsal statünüzde yeni bir başlangıç yapmanızı destekleyecek. Yeni bir işe atabilir, terfi alabilir veya imajınızı yenileyebilirsiniz.
Yay Burcu:
Temmuz 2025 sizin için ortak kaynaklar, ödemeler, planlama, dönüşüm ve derin ilişkiler konularını vurgulayacak. Yengeç’teki Güneş ve Jüpiter, bu alanlarda beklenmedik fırsatlar veya çözümler getirebilir. Finansal ortaklıklar, danışmanlık gerektiren işler veya yatırımlardan fayda sağlayabilirsiniz. Mars’ın Başak’ta olması, kariyerinizde ve hedeflerinizde daha disiplinli ve mükemmeliyetçi olmanızı gerektirecek. İş projelerinde detaylara takılıp kalmamaya dikkat edin.
Venüs’ün İkizler’e geçişi, ikili ilişkilerde ve ortaklıklarda daha esnek, iletişim odaklı ve uyumlu bir dönem başlatabilir. Merkür’ün Aslan’da retro yapması, yurt dışı konuları, eğitim, hukuki süreçler veya hayat felsefenizle ilgili geçmişe dönük bazı konuları tekrar gündeme getirebilir. Seyahat planlarında değişiklikler yaşanabilir.
Ay sonunda Aslan’daki yeniay ve Güneş’in Aslan’a geçişi, eğitim, seyahat gibi konularda yeni bir başlangıç yapmanızı destekleyebilir. Yeni bir kursa başlayabilir, uzun zamandır planladığınız bir seyahate çıkabilir veya hayatınıza yeni bir bakış açısıkatabilirsiniz.
Oğlak Burcu:
Temmuz 2025 sizin için ikili ilişkiler, ortaklıklar ve anlaşmalar odak noktanız olacak. Yengeç’teki Güneş ve Jüpiter, ilişkilerinizde büyüme, uyum ve yeni bağlantılar kurma fırsatları sunuyor. Evlilik veya iş ortaklıkları gibi konularda olumlu gelişmeler yaşanabilir. Mars’ın Başak’ta olması, yurt dışı konuları, eğitim veya hukuksal süreçlerde daha organize ve detaycı olmanızı gerektirecek. Akademik çalışmalarda veya seyahat planlarında titiz davranmalısınız.
Venüs’ün İkizler’e geçişi, günlük rutinlerinizde, iş hayatınızda ve sağlık konularında daha keyifli ve esnek bir atmosfer yaratabilir. Merkür’ün Aslan’da retro yapması, ortak kazançlar, miras ve borçlar gibi konularda eski meselelerin yeniden ele alınmasına neden olabilir. Finansal ortaklıklarınızda gözden geçirmeler gerekebilir.
Ay sonunda Aslan’daki yeniay ve Güneş’in Aslan’a geçişi, ortak finansal konular alanında ve kişisel dönüşümde yeni bir başlangıç yapmanızı destekleyebilir. Borç yapılandırma, yatırım kararları veya kendinizde yapmak istediğiniz köklü değişimler için adım atabilirsiniz.
Kova Burcu:
Temmuz 2025 sizin için günlük rutinler, sağlık, iş ortamı ve hizmet konularını ön plana çıkaracak gibi görünüyor. Yengeç’teki Güneş ve Jüpiter, iş hayatınızda büyüme, yeni projeler veya daha verimli çalışma ortamları getirebilir. Sağlığınıza yönelik olumlu gelişmeler yaşanabilir. Mars’ın Başak’ta olması, ortak finanslar, borçlar veya dönüşümle ilgili konularda daha dikkatli ve araştırmacı olmanızı gerektirebilir. Finansal risklerden kaçınmak için detaylı analizler yapmanız faydalı olabilir.
Venüs’ün İkizler’e geçişi, aşk hayatınız, hobileriniz ve yaratıcılığınızda daha eğlenceli ve sosyal bir dönem başlatacak. Merkür’ün Aslan’da retro yapması, ikili ilişkilerinizde ve ortaklıklarınızda bazı yanlış anlaşılmalar veya eski sorunların tekrar gündeme gelmesine neden olabilir. eskilerden dönüşler de getirebilir. İlişkilerde iletişime daha fazla özen gösterin.
Ay sonunda Aslan’daki yeniay ve Güneş’in Aslan’a geçişi, ilişkilerinizde ve ortaklıklarınızda yeni bir başlangıç yapmanızı destekleyecek gibi görünüyor. Yeni bir ilişkiye adım atabilir, mevcut ilişkinizi canlandırabilir veya iş ortaklıklarınızda yeni bir sayfa açabilirsiniz.
Balık Burcu:
Bu ay sizin için aşk hayatı, hobiler, yaratıcılık ve çocuklar konuları odak noktanız olacak. Yengeç’teki Güneş ve Jüpiter, bu alanlarda büyüme, neşe ve yeni fırsatlar getirebilir. Yeni bir aşka yelken açabilir, yaratıcı projelerinizde ilerleyebilir veya çocuklarınızla ilgili güzel gelişmeler yaşayabilirsiniz. Mars’ın Başak’ta olması, ikili ilişkilerinizde ve ortaklıklarınızda daha detaycı ve mükemmeliyetçi olmanıza sebep olacak. İlişkilerinizde bazı pürüzleri gidermek için çaba harcayabilirsiniz ancak aşırı mükemmeliyetçi tarafınız partneriniz için yıpratıcı da olabilir. Kontrollü olun.
Venüs’ün İkizler’e geçişi, ev ve aile hayatınızda daha sıcak, uyumlu ve keyifli bir atmosfer yaratacak. Evde yenilikler yapabilir veya aile üyeleriyle daha fazla zaman geçirebilirsiniz. Merkür’ün Aslan’da retro yapması, günlük rutinleriniz, iş ortamınız veya sağlığınızla ilgili konularda geçmişe dönük bazı düzenlemeler yapmanızı gerektirebilir. İş süreçlerini gözden geçirmek veya sağlık kontrolleri yapmak faydalı olabilir.
Ay sonunda Aslan’daki yeniay ve Güneş’in Aslan’a geçişi, günlük rutinlerinizde ve sağlığınızda yeni bir başlangıç yapmanızı destekleyebilir. Yeni bir beslenme programına başlayabilir, iş yerinizde yeni düzenlemeler yapabilir veya daha sağlıklı alışkanlıklar edinebilirsiniz.
Günlük yazılarımı daha aktif takip etmek için beni instagramdan takipleyebilirsiniz. Benden danışmanlık almak için buradan veya instagram üzerinden iletişime geçebilirsiniz.
27 Mayıs’ın sabah saatlerinde, 6 derecede bir İkizler Yeniayı bizi bekliyor olacak. Peki bu yeniayın genel enerjisi nedir, bizi neler bekliyor, hep beraber göz atalım. 🙂
Yeniay’da an haritasının yükseleni de İkizler olduğu için bu yeniay hem bireysel hem kolektif anlamda zihinsel sıfırlanma, yeni kararlar, iletişimsel girişimler ve düşünce yapılarını yenileme arzusunu öne çıkarıyor. Yükselen burç ile Yeniay’ın aynı burçta olması, bu dönemde atılacak tohumların bizleri ”kimlik” açısından da doğrudan etkileyebileceğini gösteriyor. Özellikle zihinsel temizlik, yeni fikirlerin doğuşu, konuşmalar yani iletişimle yeni yönlerin ve yolların da ortaya çıkması söz konusu olabilir.
İkizler Yeniayı ve Enerjisi
Yeniay’ın an haritasında 12. evde gerçekleşmesi, görünmeyen süreçlerin başladığını, ruhsal açıdan önemli bir yeniden yapılanma olduğunu gösteriyor. Bu evdeki yeniay biraz daha içsel çalışır. Bilinçaltımızı temizlemek, eski kalıpları zihinsel olarak çözmek, rüyalar ve sezgiler üzerinden gelen mesajları anlamlandırmak için güçlü bir fırsat olacak gibi görünüyor.
Kova burcundaki Plüton ve Koç burcundaki Satürn(şu an hala Balık burcunda ama yeniaya kadar çoktan koç burcuna geçmiş olacak) İkizler Yeniayı’na güzel ve destekleyici görünümlerde bulunuyor. Pluto’dan gelen 120’lik açı daha çok zihinsel dönüşüm gücü sunuyor diyebiliriz. Derin korkularla yüzleşip zihinsel özgürlük kazanma zamanı olacak. Bu yeniayda ”bırakılan kalıplar” çok güçlü dönüşüm başlatabilir.
Satürn ise 11. evden 60’lık bir açı yapıyor yeniaya. 60’lık açılardaki potansiyeli ortaya çıkarmak için biraz da çabaya ihtiyacımız olduğunu hep söyleriz. Eğer iyi kararlar alabilirsek veya eyleme geçebilirsek Satürn’ün desteği de bu başlangıçlar için bizimle olacaktır.
Günlük yazılarımı daha aktif takip etmek için beni instagramdantakipleyebilir, danışmanlıklar için de bana ”danışmanlık” sekmesinden ulaşabilirsiniz.
27 yaşıma günler kala, içimde güçlü bir çağrı hissettim: “Astrolojide 27 yaş neyi anlatır?” diye sormak, bu dönemi anlamak ve tabi biraz da anlatmak… Astrolojiyle az çok ilgilenen herkes bilir ki bazı yaş döngüleri diğerlerinden daha belirgindir, daha dönüştürücüdür.
Mesela 21 yaş… Satürn ile Satürn arasında ilk kareyi alırız. Bu, evrensel bir “Artık büyüyorsun” mesajıdır. Hayat bizden daha fazla sorumluluk almamızı ister, omuzlarımızda çocukluktan kalma yükler yavaşça yerini yetişkinliğe bırakır. Aynı yaşlarda bir de Uranüs-Uranüs karesi gerçekleşir. Uranüs ise başka bir şey fısıldar kulağımıza: “Kendin ol. Kalıpları kır. Seni tutan zincirleri çöz.”
Bu iki gezegenin zıt ama tamamlayıcı etkileri, çoğu genç için üniversite mezuniyeti, ilk iş deneyimi ya da hayata dair yönünü sorguladığı zamanlara denk gelir. Hayatın bir yol ayrımında beklediği o anlara…
Astrolojide 27 Yaş
27 yaş dönemi ise Satürn Döngüsü’nden birkaç yıl önce, hayli dikkat çekici bir gökyüzü olayıyla kesişir: Ters Ay Düğümü Kavuşumu. Ay Düğümleri’nin hayat yolculuğumuzu nasıl şekillendirdiğini artık biliyoruz. Onlar, sadece geçmişten getirdiklerimizi ya da yeteneklerimizi değil; aynı zamanda bu hayatta kim olmaya geldiğimizi, hangi yönlere evrilmemiz gerektiğini de anlatır.
Ve işte bu 27 yaş civarı, tam da bir sınav dönemi gibidir. Adeta hayat sorar: “Kendini ne kadar tanıdın?” “Yönünü ne kadar buldun?” “Geçmişten ne dersler çıkardın?”
Bu dönemde gökyüzündeki Kuzey Ay Düğümü, bizim natal Güney Ay Düğümümüzün üzerinden geçerken; aynı anda gökyüzündeki Güney Ay Düğümü, bizim natal Kuzey Ay Düğümümüzün üzerinden geçer. Yani karmamızın, yönümüzün, alışkanlıklarımızın, potansiyelimizin ve özgürleşmemiz gereken alanların çarpıştığı bir kavşaktır burası.
Bu dönemde hayat bizi kendi içimize doğru çeker. Bir şeyler artık “eskisi gibi” hissettirmez. Güvende hissettiğimiz ilişkiler, alışkanlıklar ya da roller dar gelmeye başlar. Çünkü içimizde bir ses, “Artık başka bir sen olma zamanı geldi” der.
Belki yıllardır sürdürdüğün bir işi artık istemediğini fark edersin. Ya da sürekli tekrarlayan ilişki döngüleri içinde aslında kendi değerini görmezden geldiğini anlarsın. Belki de ailenden öğrendiğin doğruların senin hakikatin olmadığını görmeye başlarsın. İşte tam bu noktada, gökyüzü seni dürter: “Şimdi kendi yolunu çizme zamanı.”
Kuzey Ay Düğümü sana yabancı ama seni büyütecek olan yolu gösterirken, Güney Ay Düğümü seni alıştığın, ama artık bırakman gereken kalıplarla yüzleştirir. Bu yüzden bu yaş dönemi hem aydınlatıcı hem de zorlayıcı olabilir. Ama her zorlayıcı dönem gibi içinde büyük bir kendilik armağanı taşır.
27 Yaşında Ay’la Yeniden Tanışmak: Kendini Beslemeyi Öğrenmek
27 yaşın bir diğer önemli vurgusu da Ay Döngüsü’dür. Progress yani İkincil İlerletim Haritası bizim öngörülerde kullandığımız önemli bir haritadır. Bu sistemde Ay ortalama 2,5 yılda bir burç değiştirir ve ortalama 27 yaş civarında da bizim natal haritamızdaki Ay ile aynı noktaya gelir. Bu sebeple nataldaki Ay’ımızın vadettiği temeller hayatımızın bu döneminde daha çok öne çıkabilir.
27 yaş, içimizdeki “ebeveyn” ile yüzleştiğimiz ve onu yeniden inşa ettiğimiz bir dönemdir. Bu yaşta artık başkalarının seni nasıl koruyup kolladığı değil, senin kendini nasıl beslediğin önem kazanmaya başlar. Ay teması güçlüdür: Duygusal ihtiyaçlar, güvenlik arzusu, iç huzur… Tüm bunlar daha fazla görünür olur.
Belki çocuklukta ihtiyaç duyduğun ilgiyi şimdi kendine verme zamanı gelmiştir. Belki de aile ilişkilerine daha dikkatli bakarsın: Gerçekten seni besliyorlar mı, yoksa seni olduğun yerde tutan sınırlar mı var? Bu yaşlarda ailenle daha çok vakit geçirebilir, ya da tam tersi sağlıklı sınırlar koyma ihtiyacı hissedebilirsin. Her iki yol da seni içsel bir olgunluğa götürür.
Ayrıca, duygusal ve fiziksel anlamda daha istikrarlı, daha huzurlu bir yaşam alanı kurma arzusu da artar. Köklenme ihtiyacı hissedersin. Kendine ait bir oda, bir ev, bir iç dünya… Artık seni güvende hissettirecek yapıları kendi ellerinle kurmak istersin.
Peki, Bu Süreçte Neler Yapmalıyız veya Yapabiliriz?
Her şeyden önce, kendine karşı dürüst olmayı seçmek büyük bir adımdır. Yaşam sana ne anlatmak istiyor? Hangi döngüler artık sona eriyor? Hangi duygular, ilişkiler ya da sorumluluklar seni aşağıya çekiyor?
Bu dönemde gözlem yapmak, yazmak, içine dönmek çok kıymetlidir. Kendini yeniden tanımak için günlük tutabilir, meditasyon yapabilir, seni besleyen kitaplara dönebilirsin. Ve elbette böyle derin bir geçiş döneminde bir danışmanlık almak çok iyi gelebilir. Hem astrolojik hem de psikolojik bir rehberlik, seni kendi özünü daha net görmeye, seçimlerini daha bilinçli yapmaya yönlendirebilir.
27 yaş… Bir geçişin ve yeni bir varoluşun eşiği. Ve bu eşikte attığın adımlar, kaderinin yönünü değiştirebilir.
Daima ışığa, huzura ve parlamaya…
Günlük yazılarımı daha aktif takip etmek için beni instagramdan takipleyebilirsiniz.
Astrolojide Aşk Göstergeleri Nelerdir? Bugünkü konumuz bu, aşkın astrolojik tüm detaylarına değineceğiz.
Aşkın dili, astrolojide yalnızca Venüs ve Mars’tan ibaret değildir. İlişkiler astrolojisi alanı doğum haritasında bir senfonidir adeta; gezegenlerin dansı, açıların fısıltısı ve evlerin ruhu… Bu yazıda aşkı ve ilişkileri daha derin okumamıza yardımcı olan bazı modern ve etkili göstergelere değineceğiz.
Astrolojide Aşk: Sinastri için Göstergeler
Ay – Ay Bağlantıları: Duyguların Dansı
Bir ilişkinin sıcaklığı, uyumu ve şefkati genellikle Ay’ların uyumuyla ilgilidir. Ay burçları üçgen ya da altmışlık açıdaysa, çiftler birbirlerini duygusal açıdan daha iyi anlar ve kendilerini partnerlerinin yanında daha güvende hisseder. Bu bağ bize duygusal dünyalarının müthiş bir ahenk içinde olduğunu anlatır.
Örnek: Bir kişinin Ay’ı Yengeç’te, diğerinin Ay’ı Balık’ta ise bu su elementi üçgeni, derin bir empati ve sezgisel anlayış yaratır. Çiftler duygusal açıdan birbirlerini tatmin etme konusunda iyi bir uyum yakalar diyebiliriz.
Güneş – Ay Temasları: Anlam ve Yön Birliği
Güneş ile Ay arasında destekleyici bir açı varsa (örneğin üçgen ya da kavuşum), çiftin yaşam tarzı ve temel ihtiyaçları arasında bir denge vardır. Bu da uzun süreli bir ilişkinin temel taşıdır.
Çiftler arasındaki Güneş Ay açıları önemlidir. Eğer Sinastri’de Güneş-Ay kavuşumu varsa buna bir ”yeniay” enerjisi taşıyan harita deriz. Ancak eğer Güneş-Ay karşıt burçlardaysa dolunay fazlı bir harita olarak yorumlarız ve bilirsiniz ki dolunaylar genelde daha krizli enerjileri temsil eder.
Vertex Noktası Temasları: Kadersel Karşılaşmalar
Vertex, doğum haritasının ‘kadersel kapısı’ olarak görülür. Bir kişinin gezegeni diğer kişinin Vertex noktasına temas ediyorsa (özellikle Venüs, Mars, Ay), bu karşılaşmanın “boşuna” olmadığını hissederiz. Bu ilişkiler hayatımızı dönüştürmeye gelir ve sanki o kişiyi çoktan tanıyormuş gibi bile hissedebiliriz.
Eros – Psyche Asteroitleri: Tutkunun ve Ruhun Dansı
Astrolojide Eros tutkuyu, Psyche ise ruhsal bağı temsil eder. Bir kişinin Eros’u diğerinin Psyche’siyle temas ettiğinde (özellikle kavuşum, üçgen), hem fiziksel hem ruhsal çekim ortaya çıkar. Aşk, bu açılarda sadece tensel değil, ruhsal olarak da yaşanır diyebiliriz.
Kuzey Ay Düğümü Temasları: Kadersel Bağlantılar ve İlişkinin Yolu
Sinastride Kuzey Ay Düğümü ve gezegen temasları, ilişkilerin bizi nereye götürmeye çalıştığını gösterir. Özellikle partnerin Güneş’i, Ay’ı veya Venüs’ü bu düğüme temas ediyorsa, bu birliktelik bize büyümeyi ve ruhsal evrimi getirebilir. Gezegen sahibi, kad sahibini kadersel ve ruhsal yolculuğunda ileri taşıyacak ve hayatında öğretici bir rol oynayacak diyebiliriz.
Kurgu Haritalarla Örnek Sinastri Yorumları
İlk Görüşte Aşk Mı?
Doğum Haritası Özeti:
Kadın: Vertex Yay 22°, Eros Kova 5°
Erkek: Mars Yay 22°, Psyche Kova 5°
Bu haritada erkeğin Mars’ı kadının Vertex’iyle tam kavuşumda. Bu konumlar, ilişkinin ilk karşılaşmadan itibaren ruhen bir çekim yaratabileceğini gösterir. Erkek, kadının hayatında “ateşleyici” bir figür olarak görünebilir. Ayrıca kadının Eros’u ile erkeğin Psyche’si Kova burcunda kavuşum yapıyor. Bu da tensel çekimin yanında ruhsal bir uyumun da bulunduğunu bize gösteriyor.
Bu ilişki sıradan değil aksine dönüştürücü ve unutulmaz bir deneyim olabilir. Ancak bu kadar yoğun bağlar bazen özgürlük ihtiyacıyla çatışabilir (özellikle Kova etkisiyle) ve dolayısıyla bireysel alanlara saygı, ilişkinin sürmesi için kilit nokta olacaktır.
Ay Düğümleri Büyük Aşk Demek Midir?
Doğum Haritası Özeti:
Kadın: Ay Balık 13°, Venüs Koç 3°, Kuzey Ay Düğümü Yengeç 28°
Erkek: Ay Yengeç 15°, Mars Koç 3°, Güneş Oğlak 28°
Kadının Ay’ı ile erkeğin Ay’ı arasında su elementi üçgeni var. Bu güzel bir görünüm, aralarındaki duygusal anlayışı güçlendirir. Empati, karşılıklı şefkat ve duyguların dilini kolayca paylaşmak bu çiftin ilişkisinde güçlü bir yön olabilir.
Venüs ve Mars’ın Koç burcundaki kavuşumu,kıvılcımın çakıldığı anı kaçırmayan, tutkuyu doğrudan yaşayan ve ilişkide cesur adımlar atan bir çift enerjisi yaratır. Ancak bu ateşi söndürmemek için her iki tarafın da ego yerine arzuyu, rekabet yerine oyunu seçmesi gerekir. Aksi takdirde bu Koç enerjisi bir süre sonra aşka değil, tartışmaya hizmet edebilir.
Kadının Kuzey Ay Düğümü ile de erkeğin Güneş’i karşıtlık yapıyor. Bu, kadının yaşam yolculuğunda karşılaşması gereken ana temaların, partner aracılığıyla tetiklendiğini gösterir. Bu tür karşıtlıklar bazen zorluk yaratsa da, ilişkide büyümeyi kaçınılmaz hale getirir. Kimi zaman ayrılma, kimi zaman birleşme ama mutlaka evrimle sonuçlanır.
Astroloji bize bir rehber sunar ama aşkın gerçeği, onu nasıl yaşadığımızda saklıdır. Haritada güçlü göstergeler varsa, bu bir potansiyeldir ancak o potansiyelin gerçek aşka dönüşmesi için emek, anlayış ve zaman gerekir. Aşkı astrolojik olarak okumak, kalbimizi daha bilinçli açmamıza yardım eder. Göklerde yazılı olanı yeryüzünde yaşarken, artık yalnız değiliz; gökyüzünün desteğiyle yol alıyoruz.
Astrolojide aşk gökyüzünden okunur ama aslında kalpten yaşanır. Haritanda bu göstergeler varsa… 🗝 Kadersel bir bağ kapını çalıyor olabilir. Benden sinastri danışmanlığı almak için buradan danışmanlık formunu doldurabilir veya instagramdan bana ulaşabilirsiniz.
Bugünkü yazımızda önemli bir konudan bahsedeceğiz; Psikoloji ve Astroloji. Zihinsel ve duygusal yüklerin ağırlaştığı, içsel karmaşaların arttığı bir çağdayız. Hepimiz zaman zaman “Neden böyle hissediyorum?”, “Beni bu kadar yoran ne?” gibi sorularla baş başa kalıyoruz. Psikolojik sağlık sadece bedenin değil aynı zamanda ruhun da iyiliğini kapsar. İşte tam da bu noktada astroloji, iç dünyamıza bir harita sunabilir. Zihnimiz yorulduğunda, kalbimiz daraldığında, yaşam anlamını yitirmiş gibi hissettirdiğinde içimizde bir şey fısıldar: ”Beni fark et.” İşte bu fark ediş bazen bir harita aracılığıyla gelir; doğum haritamız.
Psikoloji ve Astroloji: Ruhsal Derinlik
Astroloji, geleceği tahmin etmekten çok daha fazlasıdır. Köklerimize, duygularımıza, bastırdıklarımıza ve içsel ihtiyaçlarımıza dair güçlü ipuçları verir. Özellikle doğum haritasında yer alan bazı gezegenler ve evler, psikolojik süreçlerimizi açıkça yansıtır.
Ay: İçimizdeki Çocuğun Sesi
Ay burcu, duygusal güvenliğimizin, sevilme ihtiyacımızın ve içimizdeki çocuğun simgesidir. Ay’ın konumu, hangi durumlarda güvende hissettiğimizi ve kırılgan yanlarımızı nasıl korumaya çalıştığımızı gösterir. Duygusal reaksiyonlarımızın köküne inmek için Ay’ı anlamak büyük bir adımdır.
12. Ev: Görünmeyeni Görme Cesareti
Astrolojide 12. ev, bilinçaltı, içe dönüş, izolasyon ve ruhsal kapanmalarla ilişkilendirilir. Aynı zamanda en derin korkularımızı, kaçtıklarımızı ve içsel yalnızlığımızı barındırır. Bu evdeki gezegenler ya da etkiler, kişinin ruhsal yükünü ve aynı zamanda şifa potansiyelini ortaya koyar.
Neptün ve Plüton: Dağılmak ve Yeniden Doğmak
Neptün, sınırları kaldırır. Bizi sezgisel alanlara çekerken bazen gerçeklikten uzaklaştırabilir. Hayal gücünü, ilahi sevgiyi ve aynı zamanda bağımlılıkları temsil eder.
Plüton ise köklü dönüşümlerin gezegenidir. Krizleri, yok oluşları ve sonrasında gelen yeniden doğuşu anlatır. Haritada Plüton’un temas ettiği alan, kişinin en çok zorlandığı ama aynı zamanda en güçlendiği noktadır.
Burada küçük ama önemli bir parantez açmak isterim. 🙂 Eğer içsel yüklerin seni günlük yaşamdan koparıyorsa, kalbinin sesi artık zor duyuluyorsa ya da profesyonel destek alma ihtiyacını hissediyorsan… lütfen bir psikolojik danışmandan yardım almaktan çekinme. Astroloji bize “Neden böyle hissediyorum?” sorusunun cevabını fısıldayabilir. Ama bazen bu cevabın ardından içsel bir iyileşme sürecini profesyonel bir rehberle yürütmek gerekebilir. Kendine bu alanı tanımak, belki de yolculuğun en cesur ve en sevgi dolu adımıdır.
Zorlayıcı Transitler ve Psikolojik Kırılmalar
Satürn döngüleri, Plüton ya da Neptün transiti gibi büyük gezegen hareketleri, kişinin hayatında derin psikolojik dönüşümleri tetikleyebilir. Bu dönemler depresyon, içe kapanma, yalnızlık hissi gibi zorlayıcı duygulara neden olabilir. Ancak aynı zamanda içsel uyanışa, yeni bir benliğe ve ruhsal olgunlaşmaya da zemin hazırlar.
Astrolojik Danışmanlık: Farkındalık ve Şefkatle Kendini Tanımak
Astrolojik danışmanlık sadece “gelecekte ne olacak?” sorusuna değil, “ben neden böyleyim?”, “neden hep aynı döngüdeyim?” gibi sorulara da ışık tutar. Doğum haritamız, bize kendimizi daha şefkatli bir gözle görme imkânı sunar. Kendimizi anlamak, iyileşmenin en önemli adımıdır.
Son Söz: Gökyüzünü Anlayarak Kendine Yaklaşmak
Eğer şu sıralar kendini içsel olarak yorgun hissediyorsan, bil ki yalnız değilsin. Ve belki de çözüm, gökyüzünde değil… ama gökyüzünü anlayarak kendi içinin haritasını okuyabilmektedir. Kendine şefkatle yaklaş. Astroloji, bunu sana en derinden fısıldar.
Eğer sen de “Ben kimim, ne hissediyorum ve neden bu kadar derinim?” diye soruyorsan, doğum haritan bu sorulara cevap vermeye hazır. Sessizce dinlemek ve birlikte çözümlemek istersen, ben buradayım. Bana buradan ulaşman yeterli. Birlikte iç dünyanı anlamaya başlayabiliriz.
Şubat ayı, hem derin duygusal sorgulamalar hem de yeni başlangıçlar için güçlü enerjiler barındırıyor. Ayın büyük bir kısmında Mars Yengeç Retrosu devam ederken, 12 Şubat’ta Aslan burcunda dolunay, 28 Şubat’ta ise Balık burcunda yeniay gerçekleşecek. Bu ay, içsel dönüşüm, ruhsal farkındalık ve eski meseleleri geride bırakma konularında önemli etkiler taşıyor.
2026 Şubat Ayı Astrolojik Yorumu
Mars Yengeç Retrosu: Duygusal Blokajlar ve Geçmişin Gölgesi
Mars, 25 Şubat’a kadar Yengeç burcundaki retrosuna devam edecek. Bu durum, duygusal çatışmalar, geçmiş meselelerin tekrar gündeme gelmesi ve motivasyon eksikliği gibi konuları ön plana çıkarabilir. Özellikle ailevi meselelerde gerginlikler yaşanabilir.
Geçmişten gelen konularla yüzleşmek gerekebilir.
Duygusal iniş çıkışlar, öfkeyi bastırma eğilimi görülebilir.
Harekete geçmek zorlaşabilir; sabırlı olmak önemli.
25 Şubat sonrasında Mars ileri hareketine geçse de etkisi bir süre daha sürecektir.
12 Şubat Aslan Dolunayı: Özgüven Testi ve Kişisel Dönüşüm
24 derece Aslan burcunda gerçekleşecek dolunay, bireysel kimlik, özgüven ve liderlik konularını öne çıkarıyor. Bu süreç, kendini göstermek, sahnede olmak ve bireysel hedeflerde tamamlanma enerjisini içeriyor. Ancak Mars retrosunun etkisi nedeniyle harekete geçmek kolay olmayabilir.
Ego savaşları ve kendini ispat etme çabaları artabilir.
İlişkilerde dikkat çekme isteği ve duygusal patlamalar yaşanabilir.
Sanatsal ve yaratıcı projelerde büyük farkındalıklar ortaya çıkabilir.
İçsel olarak “ben kimim?” sorusunun cevabı aranabilir.
28 Şubat Balık Yeniayı: Sezgisel Aydınlanma ve Ruhsal Yenilenme
Ayın sonunda, 9 derece 40 dakikada gerçekleşecek Balık yeniayı, manevi ve sezgisel bir yenilenme sürecini başlatıyor. Neptün’ün Balık burcundaki varlığı bu yeniayı daha mistik ve ruhsal bir atmosfere taşıyor. Ancak yeniayın diğer yöneticisi Jüpiter’in İkizler burcunda olması, karmaşık ve değişken enerjileri de beraberinde getiriyor.